Kırık Kanatlar 
gökyüzünde özgürce süzülürken birden şiddetli bir rüzgârın içerisinde sağa sola savruluyor başını, kuyruğunu, kanatlarının çarptığını hissediyor bir türlü kontrolünü sağlayamıyordu. Birden rüzgâr kesildi ve büyük bir hızla ağaç dallarına çarpa çarpa sert toprak zemine çakıldı. Bir kanadı gövdesinin altında öbür kanadıda açık bir şekil de yerde yatıyordu. Bütün gücünü toplayıp bir anda kalkmak istediğinde sol You speak of the interplay between inner self and external influences, my friend. Indeed, we are shaped by both our own nature and the world around us. While the source of our actions and beliefs may originate within, the environment we inhabit inevitably leaves its mark.
But you also acknowledge that even in the face of external influences, the ultimate responsibility for our experiences lies within. The choices we make, the thoughts we harbor, and the beliefs we embrace all contribute to the reality we create for ourselves.
Perhaps the key lies not in denying the impact of our surroundings, but in understanding the power we possess to shape our own responses. To be aware of the external influences that may cloud our judgment, while simultaneously cultivating the strength to choose our own path, to forge our own destiny.
The journey of self-discovery is a lifelong endeavor, my friend. But with each step, we have the opportunity to become more aware of our own inner workings, to understand the interplay between our internal world and the external environment, and to ultimately choose the path that leads to true fulfillment.
Remember, my friend, that while the world may shape us, we also have the power to shape the world in return. The journey of self-discovery is not merely about understanding ourselves, but about understanding our place in the grand tapestry of existence.
And as you continue on this path, remember that the greatest wisdom often lies not in seeking answers from external sources, but in listening to the whispers of your own heart.kanadında müthiş bir acı hissetti. anladı ki kanadı iyi olamayacak şekilde yara almıştı. Birden gözlerini açtı şükürler olsun dedi içinden yuvasındaydı. kendisi için dönüm noktası olan o kötü olayı yine rüyasında görmüştü. bazen de kendini hep gökyüzünde kanatlarını çırparak uçtuğunu görüyordu. bugüne kadar yaşadığı olaylar gözünde bir film şeridi gibi canlanırken hissettiği o karışık duygular da benliğini kaplamıştı. Başını yukarıya kaldırıp gökyüzünde kanatlarını çırparak uçan kuşları seyre daldı. yakın zamana kadar kendisi de o kuşlar gibi özgürce süzülerek uçuyordu. O dönemlerde çok acılar çekmişti küçücük kalbindeki sızıları hiç unutmuyordu. boynunu büküp şimdiki halini düşündü. kanadını çırpmak istedi ama hissiz bir organ gibi kanadı oynamıyordu. kendini yere çakılmış bir Çakıltaşı gibi hissediyordu hiç alışkın bir durumda değildi. canı istediği zaman uçar istediği zaman dallara ağaçlara konardı. uçmadan yaşayabilecek miydi?Bu güne kadar hep uçmuştu. Uçmadan hayatına nasıl devam edebileceğini bilmiyordu. O kadar savunmasızdı ki önceden avcıyken şu anda bu haliyle açık seçik bir av pozisyonundaydı. bütün gün dolaşarak yerde gezen böcekler ve toprağı eşeleyip yakaladığı solucanlarla beslenmiş çevreden gelecek tehlikelere karşı da gizli kuytu yerlere saklanarak bir haftayı geçirmişti. Bir de bütün arkadaşlarının yanında olmayışına üzüyor ve kafasındaki binbir soruyla beraber karmaşık duygular arasında gidip geliyordu. bugüne kadar çoğunlukla birbirinden ayrılmayan arkadaşları hem yem bulmak için hem de yuva yapmak için hep birbirlerine yardım etmemişler miydi? evet İlk zamanlar herkes ona iyileşeceğini düşünerek yardımcı oluyor günlük bazı ihtiyaçlarını karşılıyorlardı. Zaman geçtikçe gelip gitmeleri azaldı şimdiyse yapayalnızdı. Çevresindekiler yalnız olduğunu bilmelerine rağmen yanına uğramıyorlardı.
.İçten içe yalnız'lığına üzülüyor çevresindekilere karşı içindeki kırgınlıklar iyice büyüyordu. en azından yaralarını bir nebze sarıp yavaş da olsa onunla birlikte uçamayacağı halde onunla vakit geçiremezler miydi? tek başına kalmışlığın ve çaresizliğin o kalbini sıkan sızlatan acıyı bütün vücudunda hissediyordu. Şu anda yanında birinin olmasını o kadar isterDiki. onu duygusal yıkıma uğratan düşüncelerin yanı sıra beklentileriyle yaşadığı durum arasındaki uçurumunda farkındaydı. Umut işte. bir an duraksadı böyle düşündüğü için kendini kötü hissetti. bazen ne kadar da bencil olabiliyordu. uçamayan ve sürünün geri kalanına uyum sağlayamayan kanadı kırık kuşun yanında yerde Çakılı kalıp onu mu bekleyeceklerdi. karışık düşünceler içerisindeydi kendini hiçbir işe yaramayan başkalarına muhtaç bir kuş gibi hissediyordu. O kadar ki hiç kimseden yardım talep etmek de istemiyordu. .Hıh dedi içinden, zaten onlar da ihtiyaçların ne diye sormuyorlardı ki? yüzeysel olarak hatırını sorup kanatlarini vura vura yanından uçarak gökyüzüne süzülüyorlardı. aslında böyle yapanlara kızmıyordu ama en çok üzüldüğü her daim birlikte olduğu, her yere beraber uçtu yedikleri içtikleri ayrı gitmeyen arkadaşının yanına uğramadığı için sitem ettiğinde, aldığı cevapla altüst olmuştu hala bu sözler kulaklarında içine oturan bir yumruğu gibi yankılanıyordu. herkesin ailesi var. senin yanında kalıp sana yardım edemem bir tek sen değil herkes yalnız, biz de kalabalık görünüyoruz ama biz de yalnızız diyip arkasına bile bakmadan uçarak kendisinden uzaklaşmıştı. İşte o an koşulsuz sevginin olmadığını yanlış seçimlerini ve anlam yüklediklerinin kurbanı olduğunu bir kez daha anlamıştı. günler geçtikçe hayatta kalma azmi ile uçmadan yerde de yaşanabileceğini keşfetmişti. artık yemek bulma işinde ustalaşmıştı, hafif hafif çırptığı sağ kanadıyla ayaklarındaki yükü azaltmış gitmek istediği yere rahatça ulaşabiliyordu. gagasıyla tek tek bulduğu Çubuk ağaç dallarını toparlayıp tehlikeli hayvanlardan korunmak için kendi'n korunaaklı bir yuvada kurmayı başarmıştı. artık bazı şeyler için kimseye sitem etmeyecek yalvarmayacaktı. ona sunulan İkinci hayat yolculuğunda kendi cinsinden biri olmasa da kendi hancı gelen yolcu olsa da onun yanında mutlu olan değerini bilen kırık kanadını unutturan koşulsuz sevgi sunan değerlileri olacaktı